YENİ BİR DÖNEM VE
BODRUM…
Yatırımcılar, inşaat sektöründe çalışanlar ve mimarlar
olarak, 2008 ve sonrası için neler bekleyebiliriz?
Tabi ki daha doğrusu Bodrum’un doğru yöne kanalize olması
ve gelişimini doğru yönde devam ettirebilmesi için her
birimizin üzerine düşenler nelerdir? Buna, ekonomik
olarak olduğu kadar estetik değerler açısından da
bakabilmemiz gerekmektedir…
|
Bodrum,
geçtiğimiz üç yıl farklı bir trend yakaladı. Bunun
yarımada üzerindeki etkileri ortada… Özellikle yabancı
yatırımcıya yönelik çalışmalar yapıldı. Buda çok sayıda
stüdyo daireler olarak nitelendireceğimiz konut
gruplarından oluşan siteler inşa edilmesi olarak
karşımıza çıktı. Ancak böyle bir talep oluştuğu
düşüncesiyle; talebin çok üzerinde yatırımlar yapıldı.
İlk döneminde projeden satışın yoğun olarak
gerçekleşmesi de yatırım sayının artmasına, tamamlama
gücü olmayan bazı gruplarında bu yatırımlara
kalkışmasına sebep oldu. Şimdi ise satılmayı bekleyen
tamamlanmış ve natamam çok sayıda konut birikimi ile
karşı karşıya kaldık.
|
Aynı
zamanda yerine getirilmeyen sözler, aynı malın defalarca
satılması, işlerin zamanında tamamlanamaması veya eksik
tamamlanması gibi olumsuz bir tablo ortaya çıktı. İnşaat
kalitesindeki seviyenin kötü olması da olumsuz reklamı
daha da etkiledi. Bu olumsuzlukları bertaraf etmek için
hepimizin üzerine düşen görevler olduğunu düşünüyoruz…
|
Elbette
herkesi aynı önlemleri almaya, aynı duyarlılıkla
davranmaya yönlendirmek oldukça zor. Ancak herkesin
mutlaka yapabileceği şeyler olmalı. Sonuçta bu olumsuz
tablo tüm sektörleri bağlantılı olarak etkiliyor.
|
Elbette
yabancı sermayenin ülkemize getirilebiliyor olmasının
olumlu sonuçları var. Ancak bunu yaparken her birimizin
yaptığı işi doğru şekilde tamamlaması gerekiyor.
Önümüzdeki dönemlerde, öncelikle tamamlanmış
yatırımların satışı ve tamamlanamamış olanların doğru
şekilde tamamlanması hedeflenmelidir. Mimari yapılaşmada
Bodrum’a özgü olma durumu günden güne kaybediliyor.
Elbette tarzların modern yorumları olacaktır. Ama çirkin
yapılaşma diyebileceğimiz, yoğunluklarıyla, kalitesiz
yapı malzemeleri kullanımıyla, çok katlı oluşlarıyla
beton yığınları oluşturmamak gerekiyor. Her proje bir
tarz yaratabilmeli. Bu konuda yatırımcılara ve mimarlara
özellikle iş düşüyor.
|
Biz
konut sektörünün, yine daha müstakil konutlara, özel
villalara, konsept projelere yöneleceğini düşünüyoruz.
Ve sanırım bu tarz bir yapılaşma, Bodrum’un çehresine
daha da çok yakışacaktır. Bu konuda özellikle sağduyu
sahibi meslektaşlarımızın da katkılarıyla, eski Bodrum
evlerini yansıtan, bu evlerden türemiş, malzeme ve
formlarıyla teknolojinin ve modern yaşamın gereklerini
de üzerinde barındıran yapılar ortaya çıkabilecektir. Bu
projeler içerisinde doğru yapılmış ve yöresel peyzajında
beldemizin değerine değer katacağını unutmamak gerekir.
Daha geleneksel, estetik, modern ve inşaat kalitesi
yüksek yapılar bu düşülen durumdan beldemizi
kurtarabilecektir…
|
Konut
yapıları kadar, ticari yapılarda, turistik tesislerde ve
kamu yapılarında bile Bodrum’a özgü olma durumu
yaratılabilmelidir. Bu farklı bir geleneksel dokuya,
hala korunabilmiş bazı özelliklerine atıflarda
bulunarak, daha yöresel malzeme seçimleri ve formlar
üzerinde durularak sağlanabilir.
|
Arz
talep dengesini yeniden kurmak, yatırımlarımızın doğru
şekilde değerlendirilmesi için bir yol olacaktır. Biz
mimar olarak, güzel Bodrum’un her daim yaşanılası bir
yer olarak kalması için her sektörde çalışan Bodrum’da
emek veren herkesi bu konuda daha sağduyulu davranmaya
davet ediyoruz…
|
Bodrum’u
Bodrum yapan değerlerin baki kalması temennisiyle…
|